Merkez Kocasinan ilçesinde yaşayan 3 çocuk annesi 35 yaşındaki Tecik, Yemliha Mahallesi’ndeki tarlasında yetiştirdiği süs kabaklarını işleyerek ve boyayarak gece lambası yapıyor.
Hem farklı tasarımlardan yararlanan hem de hayalindekileri kabaklara işleyen Tecik, sosyal medya ve çevresi aracılığıyla ürünlerini pazarlıyor.
Tecik, AA muhabirine, eşinin getirdiği tohumu bal kabağı zannederek ektiğini, güz geldiğinde ise tohumun süs kabağına ait olduğunu anladığını söyledi.
Süs kabaklarının nasıl değerlendirileceğini internetten araştırdığını anlatan Tecik, “Çeşitli şekillerde süs aksesuarı yapıldığını gördüm. 3 aylık bir deneme, araştırma sonucunda bu işe başladım. Makinesini, aletini aldım. Yaklaşık 7 yıldır da yapıyorum. Hiçbir eğitim almadım, internetten, sosyal medyadan bu işle uğraşan gruplara katıldım. Oralardan kısa kısa videolarla teknikleri öğrendim. Kendi kendime ilerlettim.” diye konuştu.
Tecik, turizm bölgelerinde bilinen süs kabağının İç Anadolu’da çok tanınmadığını, malzemeleri tedarikte de zaman zaman zorlandığını dile getirdi.
İlk ürün hasadının ardından süs kabağını farklı illerden temin etmeye çalıştığını aktaran Tecik, şunları kaydetti:
“KAZANDIĞIMI DAHA ÇOK KENDİMİ GELİŞTİRMEYE HARCIYORUM”
Tecik, tohumdan süs kabağını nisan ayında ektiğini, sıcaklıklar eksiye düşene kadar ürünün tarlada kaldığını, hasadın ardından 3 ay kurumasını beklediğini belirtti.
Ürün kuruduktan sonra işlemeye başladığını anlatan Tecik, şöyle devam etti:
“İç temizliği, dış temizliği, çizimi, sonrasında işlemeye başlıyoruz. Boyanmasının ve verniklenmesinin ardından müşteriye teslim ediyorum. Tasarımlarından esinlendiğimiz insanlar oluyor kesinlikle. Çok yöntem var, mesela kesme, tırtık, delme ve oyma yönetimi var. Tekniğini artıran üstatlar var bu işte. Ben daha çok gece lambası yapıyorum. Uğraş olarak başladım, sonra çok beğenildiği için satışa yöneldim. Daha çok dışarıya satıyorum. Bu dönem Antalya’ya satıyorum. Oradan turistlere satılıyor. Köylüden de alan oluyor ama çok rağbet görmüyor. Evlenecek genç kızlar alıyor, isim yazdırıyorlar, tarih yazdırıyorlar. Fiyatları ebadına, modeline, desenine göre değişiyor. Kazancımla kendi ihtiyacımı karşılayabiliyorum. Kazandığımı daha çok yine kendimi bu yönde geliştirmeye harcıyorum.”
Süs kabağı işlemekten büyük keyif aldığını dile getiren Tecik, “Başka hobiler edinsem de bu benim öz evladım gibi. Bu işin bende hep başka bir yeri var. Hep bunu yapmayı isterim. Bunaldığım zaman bunu yaparım, çok sevinçli olduğumda bunu yaparım, bu terapi aracı gibi bir şey. Sonrasında prize takarım saatlerce izlerim. Bunu ben yaptım derim, yanlışlarımı görürüm, kusurlarımı görürüm. O çok hoşuma gider.” ifadelerini kullandı.